Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Tıp Fakültesi

Sualtı ve Hiperbarik Hekimliği Bünyesindeki Basınç Odası Yeniden Faaliyete Geçti

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi bünyesinde bulunan ancak 2014 Mayıs’ından bu yana çalıştıracak öğretim üyesi ve doktor olmadığından dolayı kullanılamayan Basınç Odası yeniden faaliyete geçti.

Gölcük’teki Askeri Hastane’den emekli Doç. Dr. Kadir Dündar’ın ÇOMÜ Tıp Fakültesi bünyesine dahil olmasıyla yeniden Çanakkale’lilere hizmet vermeye başlayacak olan Basınç Odası; dalış hastalıklarının tedavisinde, yaraların tedavisinde ve karbon monoksit zehirlenmelerinde hayati role sahip.

Konu ile ilgili görüşünü aldığımız ÇOMÜ Deniz ve Su Hastalıkları ve Hiperbarik Tıp Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Kadir Dündar “ 2014 Mayıs ayından beri cihaz burada. Çalıştıracak bir uzman doktor ve öğretim üyesi olmadığından dolayı böyle duruyor. Gölcük’teki Askeri Hastane’de doktordum ve oradan emekli oldum. Buradan arkadaşlar bize teklif ettiler. Biz de uygun gördük ve geldik. Deniz ve Su Hastalıkları ve Hiperbarik Tıp Anabilim Dalı var. Geçen hafta itibariyle oranın ana bilim dalı başkanlığına atandım. Bu cihazı çalıştıracağız. Buraya asistan alacağız. İnsanları yetiştireceğiz” dedi.

Çanakkale’nin dalış bölgesi olduğuna dikkat çeken Dündar “Bu cihaz neden önemli. Çanakkale ve etrafı dalış bölgesi. Öncelikle bu cihaz dalış hastalıklarının tedavisinde kullanılıyor. Her türlü dalış hastalığını burada tedavi etme imkanımız olmuş oluyor. Bu cihazın ismi çok kişilik basınç odası. Bunların tek kişilik olanları da var. Bu cihazla yapılan işe de hiperbarik oksijen tedavisi deniyor. Cihazı yüksek basınç altına getiriyoruz. 11 ile 22 metre arasında. Her hastalıkta bu değişir. Hastalara maskeler aracılığıyla %100 oksijen solutuyoruz. Tedavi bu. Solutma işlemi ve zamanı hastalığa göre değişir.” şeklinde konuştu.

Cihazın dalış hastalıklarının yanında farklı hastalıkların tedavisinde de kullanıldığını belirten Dündar “Dalış hastalıklarının haricinde bu cihazın kullanıldığı en büyük hasta popülasyonu yara tedavisi. Yaraların içerisinde de şeker hastalıklarının geçmeyen diyabetik yaraları. Burada yapılacak tedavilerle diyabetik yaralarda %80-90’a varan bir iyileşme başarısı var. Cihaz başta Ankara, İstanbul, İzmir olmak üzere üniversite olarak İstanbul Tıp Fakültesi’nde, GATA’da var. Üçüncü olarak, üniversitemiz bünyesinde bizim burada da var. Diğer cihazların çoğu özel merkezlerde ve Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerinde. Uzman doktor sıkıntısı olduğu için çalıştırılamıyor. Uzman yetiştiren yer Çapa Tıp Fakültesi ve GATA ve biz yetiştireceğiz. Yara tedavisinin yanında en büyük işlerden bir tanesi de karbon monoksit zehirlenmesi. Bölge itibariyle çok rüzgârlı bir yer Çanakkale. Bacalardan ve kombilerden oluşacak geri vermelerde meydana gelebilecek karbon monoksit zehirlenmelerinde de hayat kurtarıcı bir tedavi yöntemi. Kemik iltihapları, ani görme ve işitme kayıpları, damar tıkanıklığına bağlı yaralar bu hastalıkların tamamı burada tedavi edilecek” dedi.